Petrol fiyatları; Çin’de beklenenden daha zayıf gelen ticari faaliyet verilerinin, yavaşlayan ham petrol talebine ilişkin yeni korkulara yol açmasının ardından Pazartesi günü düştü ancak önümüzdeki aylarda arzın sıkılaşacağı beklentileri, kayıpların sınırlanmasına yardımcı oldu.
Londra'da işlem gören Brent %0,8 düşüşle 92,98 dolara gerilerken WTI %0,5 düşüşle 87,42 dolara indi.
Veriler; Çin'in imalat PMI okuması ile genel ticari faaliyetlerinde Ekim ayında beklenmedik bir şekilde küçüldüğünü gösterdi. Bu veri, yerel COVID-19 vakalarındaki son canlanmayla birleşince dünyanın en büyük petrol ithalatçısındaki ham petrol talebinin, önümüzdeki aylarda da durgun kalacağına dair yaygın endişelere yol açtı.
Pekin'in kısa süre önce katı COVID-19 politikasını sürdürme kararlılığını yinelemesinin ardından piyasalar ülkede daha fazla ekonomik aksaklık yaşanmasına karşı temkinli olmaya devam etti.
Bu politika, Çin'in bu yıl yaşadığı ekonomik sıkıntıların merkezinde yer alıyor ve Çin'in ham petrol talebini ciddi şekilde etkileyerek petrol fiyatlarını düşürdü. Vuhan ve Chengdu gibi Çin’in sanayi merkezlerinin, yakın zamanda COVID-19 bağlantılı yeni kısıtlamaları tekrar uygulamaya koymasıyla, bu düşüş eğiliminin yakın vadede de devam etmesi bekleniyor.
Yine de Pazartesi günü petrolün yaşadığı kayıplar; ABD’nin yavaşlayan üretimi ile OPEC’in arz kesintilerinin, yılın geri kalanında ham petrol piyasalarını sıkılaştıracağı beklentileriyle sınırlı oldu.
Arzın daralacağı beklentisi, ham petrol piyasalarının yavaşlayan ekonomik büyümeden kaynaklanan olumsuzlukları atlatmasına yardımcı oldu. Piyasalar artan enflasyon ve faiz oranlarının, küresel petrol talebi üzerinde baskı yaratacağından endişe ederken ham petrol fiyatları, 2022 yılının başlarında gördüğü iki yılın en yüksek seviyelerinden keskin bir düşüş yaşadı.
Bu hafta gözler, Fed’in iki günlük toplantısının biteceği Çarşamba günü açıklanacak faiz kararında.
Merkez bankasının, faizleri bu yıl dördüncü kez 75 baz puan artırması bekleniyor. Ancak yatırımcılar, Fed'in Aralık ayından itibaren faiz artırımı temposunu düşüreceğini düşünüyor.
Geçen hafta açıklanan veriler de ABD ekonomisinin, yüksek faiz oranları ve enflasyona rağmen beklenenden daha iyi bir performans sergilediğini ve ülkede benzin talebinin güçlü kaldığını gösterdi.
Yine de 40 yılın zirvesindeki enflasyonun, önümüzdeki aylarda ekonomik faaliyetleri baskı altında tutması bekleniyor. Faizlerin halihazırda 2008 finans krizinden bu yana en yüksek seviyede olduğu göz önüne alındığında Fed'in olası güvercin eğilimi de ekonomi üzerindeki baskıyı hafifletmek adına pek etkili olmayacaktır.
Comments